Sakin Şehir (Cittaslow) nedir? Türkiye'de nerelerdir?
Cittaslow hareketi 1999 yılında İtalya’da Greve in Chianti’nin eski belediye başkanı Paolo Saturnini tarafından kentlerin farklı kalkınma yolları arayarak yaşam kalitelerini yükseltmek amacıyla ortaya konulmuş bir şehir kalkınma modelidir. Bu model daha sonra Bra, Orvieto ve Positano belediye başkanları tarafından da desteklenmiş ve "slow food" akımının lideri Carlo Petrini tarafından da benimsenmiştir. Şu an 28 ülke de 182 üyeye sahip olan hareketin amacı "yavaş yemek (slow food)" hareketini şehirsel boyuta taşımaktır.
Küreselleşme günümüzde şehirleri olumsuz yönde etkilemiş ve onları yaşamın hızlı bir biçimde aktığı, tüketimin aşırı olduğu, hızlı çalışılan ve kendine yetmeyen alanlar haline getirmiştir. İnsanların birbirine sıcakkanlılıkla baktığı, el emeklerinin birlikte paylaşıldığı, insan ilişkilerinin daha yoğun yaşandığı köyler ve kasabalar akla geldiğinde, kentlerin insanların sadece tüketim için yaşadığı ve sosyal hayattan uzak mekânlar haline geldiği açıkça ortaya çıkmaktadır. Yaşamın hızlı akması nedeniyle insanlar büyük kentlerde hızlı hareket etmekte, hızlı yemek yemekte, hızlı alışveriş yapmakta ve insanoğlunun hareket etmesi gereken doğal ritimden uzaklaşmaktadırlar. Bu yaşam tarzının sonucu olarak AVM’ler insan hayatında manav, bakkal, terzi gibi yerlerin yerini almış, yeşil alanlar ve parkların yerini otoparklar ve geniş yollar işgal etmiştir. Nihayetinde insan sağlığını tehdit eden unsurlar; sağlıksız yiyecekler, hava kirliliği, trafik, yalnızlık ve aşırı tüketim insan üzerinde egemen olmuştur.
Bu yaşam tipi insanda kanser, kalp hastalıkları, depresyon gibi birçok hastalığı tetiklemekte, buna neden olan şehirler de kendi kendine yetmemekle beraber sadece kendi çevresini değil kendisinden binlerce kilometre uzaklıktaki kaynakları bile yok etmektedir. Tüketim odaklı hale gelen insanlar hem doğadan hem de diğer bireylerle olan kişisel ilişkilerden kopmaya başlarlar. Tüm bu nedenlerle, insanlara yaşamsal alan baz alınarak doğayla ve sosyal çevreyle daha yakın ilişkiler kurabilmesi, tüketimin azaltılabilmesi amacıyla Cittaslow akımı ortaya çıkmıştır. Akımın felsefesi yaşamın yaşamaktan zevk alınacak bir hızda yaşanmasını sağlamaktır.
Cittaslow akımı ile yerleşim yerleri belirli kriterlere göre değerlendirilerek Cittaslow olarak belirlenmektedir. Bir yerleşim yerinin Cittaslow seçilebilmesi için şu kriterler önem taşıyor: Çevre politikaları (hava, su ve toprak kalitesinin yasa tarafından belirtilen aralıklarda olması, GDO’lu ürünlerin tarımda kullanılmasının yasaklanması), altyapı politikaları (güvenli ulaşım ve trafik için planlar yapılması), kentsel kalite için teknolojiler ve tesisler olması, yerel üretimi koruma (organik tarımcılığın geliştirilmesi için projeler), misafirperverlik (yavaş yaşama insanları dahil etmek), farkındalık (kentte Cittaslow kimliğini vurgulayacak kampanyalar düzenlenmesi) ve "slow food" proje ve faaliyetlerine verdiği destek (yerel bir Slowfood Convivium’unun oluşturulması).
Bugün Türkiye’de Akyaka, Eğirdir, Gökçeada, Gerze, Göynük, Halfeti, Perşembe, Şavşat, Seferihisar, Taraklı, Uzundere, Vize, Yalvaç ve Yenipazar Cittaslow hareketine üye belediyelerdir.
Sağlıkla kalın.
14.07.2018
İLGİLİ ÜRÜNLERİMİZ
-
Kaş Kirpik Serumu (15ml) - Pelinka
Katkısız kişisel bakım ürünleri üreticisi Pelinka'nın ürünleri Eskitadında.com'da. Pelinka markalı kozmetik ürünleri T.C. Sağlık Bakanlığı onaylıdır ve...
246 TL -
Pancar Pekmezi (850gr) - Elif Candar
Elif Candar'ın tüm katkısız ürünleri Eskitadında.com'da. Kırklareli Alpullu'da ekimi yapılan pancarlardan düşük ısıda (52 derece) uzun süre pişirilerek...
243,89 TL -
Organik Jojoba Yağı (50ml) - Vienurla
%100 Pure and Organic Oil Jojoba (Simmondsia chinensis seed oil)...
580 TL
BENZER YAZILAR
-
Yavaş Yemek (Slow Food) hareketi nedir?
Slow Food, fast food yeme alışkanlığının çok fazla yaygınlaşması üzerine bu alışkanlığa karşı olarak İtalyan Carlo Petrini tarafından 1986 yılında başlatılan bir harekettir.
-
Organik meyve sebzelerin farkı nedir?
Sebze ve meyvelerde giderek artan hormon, kimyasal ve katkı maddeleri kullanımı sağlığımızı tehdit ediyor. Sebze ve meyvelerin taşıdığı risk bu kadar fazlayken, doğal yöntemlerle yetiştirilen organik ürünleri tercih etmek gerekiyor. Fakat giderek artan organik ürünleri tüketme eğilimimiz, bazı soruları da beraberinde getiriyor. Bu soruların en başında da, bir ürünün gerçekten organik olup olmadığını nasıl anlayacağımız geliyor.
-
Doğal, organik veya endüstriyel yumurta, hangisi?
En temel ve besleyici gıdalardan biri olan yumurta, elde edildiği tavuklar ve üretim süreçleri nedeniyle son zamanlarda oldukça konuşuluyor. Yediğimiz yumurtanın içerdiği Omega-3 miktarı ve bir o kadar önemli Omega-3/Omega-6 dengesi üretilme şekline göre değişiyor.
YORUMLAR